10 Ekim 2014 Cuma

Can 1 Yaşında

Canım oğlum,
Daha dün (1 yıl önce) hayatıma girdiğin o ilk günün heyecanını yaşarken, bugün 1. Yaş gününün heyecanı sardı bizi, ne çabuk geçiyor zaman, inanamıyorum…
Önce yeter artık sıkıldım ben 9 ay bekleyemeyeceğim, erken geliyorum demiştin. Bekle biraz, sabret, orda güvendesin , zamanı gelince sağlıkla mutlulukla gel demiştim ben de, dinlemiştin beni.
Zamanı geldiğinde, işte tam da geçen sene bugün, sabaha kadar uyutmamıştın beni, geliyorum artık ben, bekleyemem daha fazla, hazır olun demiştin.
Tam da dilediğim günde 10.10.2013’te girmiştin hayatıma, ne şans…
Herkes şimdi bana çocuk sahibi olmak için erken mi, geç mi, keşke daha önce mi olsaydı gibi sorular soruyor. Bense ” tam zamanında” diyorum.  Tam istediğim zamanda, en hazır olduğum o zamanda geldin hayatıma, hoş geldin minik mucizem…
İlk karşılaştığımız anı hatırlıyorum da…
Ben minik yanağını yanağıma değdirdiğimde gözyaşlarımı tutamazken, sen meraklı meraklı bana bakıyordun… Ne de olsa 9 aydır merak ediyorduk birbirimizi…
Ardından seni yatırdıkları o minik yataktan kendini atışını, hemşirenin seni son anda tutuşunu ve herkesin şaşkın ve korku dolu bakışlarını hatırlıyorum da,  o anda anlamıştım nasıl bir çocuk olacağını, hiç yanılmamışım minik yaramazım… J
Bu bir yılda ne çok şey kattın hayatıma. Hayatıma getirdiğin onca güzellik yanında hayatımda yeni korkularım ve endişelerim  var artık. Bu duyguları ben mi abartıyorum diye kıdemli annelere sorduğumda “Hoş geldin” diyorlar, rahatlıyorum yalnız değilmişim. J
Soruyorlar bana nasıl bir duygu annelik diye,  ne desem ne anlatsam bilemiyorum. Kelimeler yetersiz kalıyor her defasında. Frenliyorum kendimi, “dünyada tek anne olan sen değilsin, sakin ol, abartma ” diyorum kendi kendime. Ama anlatmaktan alamıyorum kendimi, anlatmasam da gün içinde senin yaptıklarını hatırlayıp gülerken buluyorum kendimi, yakında deli diye adım çıkacak senin yüzünden…J
Asla senden önceki ben değilim artık, olamam da…
İnsan kendini herkesten ve her şeyden çok sevmeli ki, diğer insanları da sevebilsin diyen ben, şimdi bunun ne imkansız bir şey olduğunu daha iyi anlıyorum. Artık kendime çok daha dikkat ediyorum, senin için… Böyle senin için demelerime takılma, üzerinde baskı yaratmasın sakın, bunlar anneliğin standart kuralları…
Seni sen yapanın, hayatındaki dönüm noktaların olduğunu düşünürüm hep. Canım oğlum, benim en güzel, en anlamlı dönüm noktamsın. İyi ki…
Tüm yetişkinler gibi yaşamımın bir parçası olarak kanıksadığım, adına gerçek yaşam(!) dedikleri gündelik sanal problemlerden, çekişmelerden, hırslardan kurtuluşumsun. Nefesim, pozitif enerjim, umudum, hayata gülüşüm, hayran kalışımsın… Canım oğlum en büyük aşkımsın…
Her geçen gün ayrı bir renk katıyorsun hayatıma, yaptığın her şey yüzümü güldürüyor, bana sarılışın, cilveleşmelerimiz, oyunlarımız… Yaptığın yaramazlıklara bile kızamıyorum, öyle tatlısın ki… Hayatımız bir oyun halini aldı seninle, öyle çok eğleniyoruz ki... Sürekli şarkılar söylüyorum sana, çoğu da kendi uydurduklarım, şimdilik bunlar çok hoşuna gidiyor. Umarım müzik zevkinde olumsuz bir etkim olmaz. J
Canım bebeğim, dilerim hayatın boyunca o her şeyi merak eden, her şeyde eğlenecek ve gülecek bir yan bulan çocuk yanını hiç kaybetmezsin. Meraklı Potpotum…
Dilerim hayat sana hep cömert davranır.
Uzun, dolu dolu, harika bir hayatın olur.
Çok sever, çok sevilirsin.
Çok çok mutlu olursun.
Seni çok seviyorum, en kıymetlim, Can’ım, her şeyim…

Doğum günün kutlu olsun...







15 Haziran 2014 Pazar

Can'dan Babasına babalar günü mesajı

Canım babacığım,

Hayatımda en çok sevdiğim şeylerden biri sensin.
En çok sevdiğim şeylerden başka biri de beni omzunda gezdirmen, bir de bana hayır diyemeyip her dediğimi yapman...
İlişkimiz hep böyle devam eder umarım, hep böyle benim dediğim olur... :)

Akşam eve gelişini dört gözle bekliyorum, seninle çok eğleniyoruz, çok güldürüyorsun beni. Çok eğlenceli birisin.

Babacığım seni bir konuda uyarmak isterim; bana baba demem için biraz baskı yapıyorsun, durmadan "babababababa" gibi sesler çıkarıyorsun, kusura bakma ama bazen biraz komik oluyorsun.

Oysa benim kafam iyice karıştı. İlk olarak "anne" mi desem "baba" mı "dede" mi bilemiyorum... Bir bakarsın sana sürpriz yaparım belli mi olur?

Ama merak etme sana babacığım diye sesleneceğim günler çok uzak değil...

Babacığım seni çok seviyorum, sen gerçekten çok fedakar bir babasın. Senin için çok zor biliyorum ama şimdiden birkaç çocuk şarkısını öğrendin bile. Ve itiraf etmeliyim çok da güzel söylüyorsun. :))

Birlikte Parkta saatler geçireceğimiz günleri iple çekiyorum.
Park'tan çıkmak istemediğimde bana kızma olur mu?? Seninle daha çok zaman geçirmek istediğim için yapacağım bunu... :)

Birlikte basketbol da oynar mıyız, ya da tenis? Ama seni yenersem darılmak yok!

Arada anlaşamadığımız konular da olabilir, bunlar çok normal, lütfen o konuları kafana takma fazla, annem var nasılsa,  çözer o...
Yalnız,  benim tarafımı tutarsa lütfen kızma ona, malum annelik...

Bir de annem artık benim, lütfen bu konuda benimle rekabete girme, üzülürsün!

Babacığım senin gibi bir babam olduğu için çok şanslıyım.

İyiki benim babamsın.

İlk babalar günün kutlu olsun, birlikte nice güzel babalar gününe...

Cancan'ın

14 Haziran 2014 Cumartesi

Canım Babama...

Babacığım,

Daha annemin karnındayken 1001 gece masallarıyla bana hayal kurmayı öğreten hayalperestim, kitapkurdum...

Eve gelişini dört gözle beklediğim eğlence kaynağım...

Göbeğinde uyurken huzurlu rüyalar gördüğüm, en güvenli limanım...

Gözlerinin derinliklerinde huzur bulduğum ilk aşkım...

Onaylanmayı en çok önemsediğim, en büyük destekçim...

İçinde sonsuz bir insan sevgisi barındıran, sevecenim...

İşini aşkla yapan işkoliğim, şifa dağıtanım, en bilgili doktorum...

Bize asla hayır diyemeyen, fedakarım...

Bu hayatta güvenilir olmanın, dürüst olmanın, erdemli ve iyi insan olmanın herşeyden daha önemli olduğunu bize öğreten dünya insanım...

İyiki hayatımdasın. iyiki yanımdasın, iyiki benim canım babamsın.

Seni çok seviyorum,

İlk göz ağrın

21 Nisan 2014 Pazartesi

Doğum günün kutlu olsun biriciğim...

Seni günlerce, aylarca müthiş bir istek ve heyecanla beklemişim, annemler hep öyle anlatırlar, haklıymışım...

Ne çok şey paylaştık seninle;  anne ve babamızı, odamızı, oyuncaklarımızı, hayallerimizi, sırlarımızı, hüzünlerimizi, mutluluklarımızı, kısacası herşeyimizi...

Neler neler sığdırdık hayatımıza, biriktirdik birlikte... Ne çok güldük eğlendik, ne çok kavga ettik saçma sapan şeylere ve her defasında ne çabuk affettik birbirimizi, kıyamadık hiç...

Başımda kavak yelleri estiği ergenlik dönemimde, kan bağından kaynaklanan kardeşliği küçümserdim. Kardeşlik için ille de kan bağına gerek yok derdim.

Yıllar bize acı tatlı birçok şey yaşattığında gördüm ki gerçek kardeşlik başka birşeymiş; canı acıdığında daha fazla senin canın acırmış, onu herkesten kendinden bile daha iyi, daha mutlu, daha başarılı görmek istermişsin, tüm kalbinle...

Biriciğim,
En çok o güzel kıvırcık saçlarından ve badem gözlerinden fışkıran yaşam enerjini seviyorum senin. Herkesi kendine hayran bırakan o enerjini...

Bir de o kocaman kalbini seviyorum en çok...

Sen,  hayatımda gördüğüm en harika insansın ve ne kadar şanslıyım ki benim kardeşimsin.
Hayatımdaki ilk gerçek dostumsun benim. Anne ve babamin bana verdiği en kıymetli hediyesin. Gurur kaynağımsın her konuda...

Bana herkesten yakın, herkesten dost, herkesten çok güven verensin...

İyi ki varsın...

Dilerim, yeni yaşında ve tüm hayatın boyunca, kalbinden ve beyninden geçen tüm dileklerin gerçek olur...

Doğum günün kutlu olsun bitanem.

Seni çok ama çok seven Ablan.

19 Ocak 2014 Pazar

Çalışmaya başlayacak taze annelere tavsiyeler...

Malumunuz 4 aylık doğum iznim sona erdi ve 2 Ocak itibariyle yeniden çalışmaya başladım.
Artık bu konuda da tecrübelendiğime göre :)) yeni başlayacak olanlara ışık tutma sorumluluğumun farkında olarak size bir yazı hazırladım :))
Buyrunuz size bir Pazartesi yazısı...

Öncelikle işe başlamadan önce  bebeğinize siz yokken bakacak olan kişiyle 'bakıcı, anneanne,babaanne, akraba vs.'  bir süre birlikte zaman geçirin. Bu kişi siz yokken her ne kadar kendi bildiğini okuyacaksa da, :) en azından ona çocuğunuzun huyunu suyunu öğrenme fırsatı hem de birbirlerine alışma fırsatı tanımış olursunuz.

Kendinize ve bebeğinize acımayı bırakın, bu psikoloji bebeğinizi huzursuz etmekten başka hiçbir işe yaramaz. Hem şunu kendinize sürekli hatırlatın: bebeğinizi terk etmiyorsunuz, akşam yine birliktesiniz.

Bazen siz ne kadar motive de olsanız çevrenizden 'ayyy nasıl bırakacaksııın, zor olmayacak mııı, kıyamaaam, yazııık!!'  şeklinde yorumlar duyabilirsiniz. Size tavsiyem içinizi  karartan bu insanlardan derhal uzaklaşın. Sizi motive edecek, 'çalışan ve mutlu' :) annelerle konuşun, müthiş işe yarıyor.

İşe başlamadan önce kendinizi güncellemek adına çalışma arkadaşlarınızla kısa görüşmeler yapın.  Kısa diyorum çünkü konu uzadıkça dedikodu ve şikayete dönme olasılığı yükseleceği için, başlamadan demotive olabilirsiniz.

Kendinize yeni kıyafetler alın, saçınızı fönletin, topuklu ayakkabı giyin. İlk gününüze, özel bir güne hazırlanır gibi hazırlanın. Alacağınız iltifatlar sizi motive edecektir.

Aynı zamanda işe giderken yanınıza yedek kıyafet almayı unutmayın, ilk günün beklenmedik kazalarla mahvolmasını istemezsiniz değil mi?

İşe, Çalışma arkadaşlarınıza ve yöneticilerinize bu süreçteki destekleri için(eğer oldularsa :)) teşekkür maili atarak başlayın. Sizi özlemiş olduklarına dair geri dönüşleri hoşunuza gidecektir.

Gün içinde özledikçe bebeğinizin fotografına bakın, soranlara bebeğinizin resmini gösterin,insanları fazla baymadan bebeğinizden bahsedin. Bu günün yıldızı bebeğiniz ve sizsiniz,rahat olun.

Bebeğinizi her istediğinizde arayın, kamera varsa kameradan izleyin,  kimse sizi yadırgamayacaktır, siz bir annesiniz bugün ilk ayrı gününüz bebeğinizi merak etmeniz kadar doğal bir şey olamaz en nihayetinde :)

Bebeğiniz siz yokken gülücükler saçıyorsa kıskanmayın, acaba bakıcıyı, ananeyi, dedeyi daha mı çok sevecek, beni unuttu mu gibi düşüncelerle  kendinizi zehirlemeyin :) onun mutlu olmasından başka bir gayeniz olabilir mi?

Ağladığı zaman ya da huzursuz olduğu zaman eğer ciddi bir problem, hastalık vs. yoksa eve  koşmayın. Unutmayın sizinle birlikteyken de ağlıyordu... Böylece bakan kişiyi de strese sokmamış olursunuz. Bakan kişi de ona güvendiğinizi hissetsin.

Kendiniz için, geleceğiniz için, güncel  ve modern kalmak için bir şey yaptığınızı ve iyi bir şey yaptığınızı sürekli kendinize hatırlatın.

Bebeğinizi çok seviyorsunuz, o da sizi çok seviyor. Doğal olun, sakin olun, herşey çok yolunda ve güzel olacak. Birlikte kaliteli ve harika zamanlar geçireceksiniz. Siz hayatının kontrolünü eline almış, harika bir kadınsınız, hadi bakalım bunun keyfini çıkarın...

Sevgiler...