Seni günlerce, aylarca müthiş bir istek ve heyecanla beklemişim, annemler hep öyle anlatırlar, haklıymışım...
Ne çok şey paylaştık seninle; anne ve babamızı, odamızı, oyuncaklarımızı, hayallerimizi, sırlarımızı, hüzünlerimizi, mutluluklarımızı, kısacası herşeyimizi...
Neler neler sığdırdık hayatımıza, biriktirdik birlikte... Ne çok güldük eğlendik, ne çok kavga ettik saçma sapan şeylere ve her defasında ne çabuk affettik birbirimizi, kıyamadık hiç...
Başımda kavak yelleri estiği ergenlik dönemimde, kan bağından kaynaklanan kardeşliği küçümserdim. Kardeşlik için ille de kan bağına gerek yok derdim.
Yıllar bize acı tatlı birçok şey yaşattığında gördüm ki gerçek kardeşlik başka birşeymiş; canı acıdığında daha fazla senin canın acırmış, onu herkesten kendinden bile daha iyi, daha mutlu, daha başarılı görmek istermişsin, tüm kalbinle...
Biriciğim,
En çok o güzel kıvırcık saçlarından ve badem gözlerinden fışkıran yaşam enerjini seviyorum senin. Herkesi kendine hayran bırakan o enerjini...
Bir de o kocaman kalbini seviyorum en çok...
Sen, hayatımda gördüğüm en harika insansın ve ne kadar şanslıyım ki benim kardeşimsin.
Hayatımdaki ilk gerçek dostumsun benim. Anne ve babamin bana verdiği en kıymetli hediyesin. Gurur kaynağımsın her konuda...
Bana herkesten yakın, herkesten dost, herkesten çok güven verensin...
İyi ki varsın...
Dilerim, yeni yaşında ve tüm hayatın boyunca, kalbinden ve beyninden geçen tüm dileklerin gerçek olur...
Doğum günün kutlu olsun bitanem.
Seni çok ama çok seven Ablan.