Tüm yıl çalıştınız çabaladınız, bahar aylarının gelmesiyle de gönül yaylarınız da gevşemeye başladı haliyle... Her sene olduğu gibi aldı sizi bu yaz nereye gidelim telaşı...
Erken rezervasyondu, yurtiçi, yurtdışı, ölmeden önce görülmesi gereken 100 yer 😊 vs. derken nereye gideceğinize hem bütçenizi hem zamanınızı düşünerek zor da olsa karar verdiniz!
Sonra da başladı pasaport, vize, uçak, otel, alışveriş telaşı... Sonrası ise klasik planlama süreci; gideceğiniz yerin tarihi/özelliği, nereleri gezilir, ne yenir ne içilir de araştırıldıysa artık tamam tatil için hazırsınız!
Veee hasret biter! Yaşasııın, tatilll zamanııı! 🎉🎉🎉
İlk gün odanıza yerleşirken bir sürü gününüz var gibi geliyordu, 3-5 gezme, 3-5 fotoğraf, deniz, kum derkeen... Nasıl yaniiii bitti miii!!! Off yine hiçbir şey anlamadınız ve tabi ki hiç dinlenemediniz!
Ne! Yarın iş mi var! Yarın olmasıııııın diye haykırmak istiyorsunuz.
Size iyi bir haberim var yalnız değilsiniz...
2016 yılında gerçekleştirilen içinde Türkiye'nin ve birçok Avrupa ülkesinin bulunduğu 20 farklı ülkedeki seyahat alışkanlıklarını araştıran bir küresel seyahat anketinde binlerce gezgine tatil sonrasında ne hissettiği sorulmuş. Bunlardan %24'ü eve dönerken stresli olduğunu söylerken, %45'lik önemli bir bölümü de tatilden sonra işe giderken üzgün ve karamsar hissettiklerini söylemişler.
Ancak siz de benim gibi olayı bu kadar da abartmaya gerek yok diye düşünüyorsanız buyurun size tatil sonrası sendromunuzu ortadan kaldıracak 10 öneri:
1. Tatilden geldiğiniz günün hemen ertesi gün işe başlamayın. Eğer fırsatınız varsa mutlaka ama mutlaka toparlanmak için 1 ya da 2 gün kendinize izin verin. Ve tercihen işe başlayacağınız gün pazartesi olmasın aksi halde double pazartesi sendromu garanti benden söylemesi...
2. Tatilde kıyafetler kirlenmiş, eviniz tozlanmış, market alışverişleri vs. bir sürü iş birikmiş olabilir bu çok normal ama kendinizi sakın ev işlerine adamayın! Evde yapılacakları birkaç güne yayın, inanın o işler biraz beklese hiçbir şey kaybetmezsiniz...
3. Tatil sonrası kendinizi eve kapatmayın, hafta sonları için minik kaçamaklar planlayın, şehirde yeni bir şeyler keşfedin ya da şehirden azıcık uzaklaşacak aktiviteler bulun, arkadaşlarınızla sosyalleşin yani yaz ruhunu öyle hemen terk etmeyin. Bu sizi haftaiçi de motive edecektir.
4. İşyerine döndüğünüzde sizi bekleyen dosyalarca işleri yapmaya koyulmadan önce bir yapılacak listesi yapın. Acil ve süreli işleri önceliklendirin, tamamladıkça adaptasyonunuz kolaylaşacaktır.
En zor işlere koyulmadan önce kendinizi hazırlayın! Ama bu hazırlanma işini de abartmayın yoksa sendromunuz bir anda boyut değiştirip işsizlik sendromuna dönüşebilir. 😉
5. Umarım tatil süresince her açıdan çekildiğiniz 100'lerce fotoğrafı sosyal mecralara yükleyip insanları baymamışsınız, hem ayrıca nazar diye de bir şey var di mi ama? (Storie'lere istediğiniz kadar ekleyebilirsiniz onları saymıyoruz. 😊)
Neyse fotoğraf mevzuuna geri dönersek o çekildiğiniz fotoğraflara bakıp bakıp iç çekmeyin, fotoğraflar sizin o keyifli anlarınızı hatırlamanız içindir! Fotoğraflarınızdan beğendiklerinizi ara ara paylaşın. Hem #tbt'ler #tb'ler ne işe yarıyor sanıyorsunuz???
Tatil modunda olduğunuz fotoğraflar elbette çok güzel olacağından alacağınız olumlu yorumlar sizi motive edecektir.
6. Ha bir de yaz mevsimi boyunca tatilde olanları sosyal medyadan izleyip izleyip kıskançlık krizlerine girmeyin. Şu kıskançlık güdünüzü ehlileştirin artık yahu!
7. Tatil süresince elbette yediniz içtiniz, belki o kısacık zamanda tahmin ettiğinizin çok üzerinde bi kilo aldınız, olabilir! Kendinizi lütfen suçlamayın ve suçluluk duygusuyla hemen bulduğunuz en kestirme şok diyete sarılmayın. Hafif hafif arkadaşlarla akşam yürüyüşleri, bisiklet sürme aktiviteleri yapabilirsiniz. Sonrasında kendi hayatınıza uygun bir beslenme programı uygularsınız, acele etmeyin...
8. Tatil dönüşü, hayatınızla ilgili yeni kararlar almak ve uzun zamandır planladığınız ama harekete geçemediğiniz konularda adım atmak için birebirdir. Yani bu döneme bir çeşit mini "Yeni Yıl" muamelesi çekebilirsiniz.
9. Yeni kararlar demişken bir sonraki tatilinin planlarını da yavaş yavaş yapmaya başlayabilirsiniz. Bu size abartı mı geldi? Uluslararası Yaşam Kalitesi Araştırmaları Örgütü Resmi Bülteni’nde (Official Journal of the International Society for Quality-of-Life Studies) yayınlanan bir araştırmaya göre, bir tatilin en mutlu bölümü tatilin kendisi değil, planlama aşaması ve yarattığı heyecan ile beklenti hissiymiş. Madem öyle hadi düşünün bakalım bir sonraki tatilde nereye gideceksiniz...
10. Amaa bunlardan en önemlisi ve en altın tavsiyesi ne diye sorarsanız; sendroma girmemek için ya sevdiğiniz işi yapın ya da yaptığınız işi sevin ve yaptığınız iş/şey üzerinden hayata ve dünyaya değer katmaya çalışın derim.
O zaman tüm sendromlar vız gelir...
Hadi sevgiyle kalın...